Çocuklarda Kalp Ritmi Bozuklukları

Çocuklarda da aynı erişkinlerde olduğu gibi kalp ritminde bozukluklar oluşabilir, ancak bu ritm bozukluklarının tipi, sonuçları ve tedavi seçenekleri bazı farklılıklar içerir. Çocuklardaki ritm bozuklukları her yaşta ortaya çıkabilir. Buna yenidoğan dönemi de dahildir. Yaş ilerledikçe çarpıntı hastalıklarının ortaya çıkışı ve seyri farklılaşır. Ritm bozukluklarının bazı tipleri ailesel geçiş (ırsiyet) gösterebilir.

Ritm bozukluklarının nedenleri

Ritm bozukluklarının nedenlerinin daha kolay anlaşılması için önce normal yapıyı özümsemek faydalıdır. Kalbin kendine ait bir elektriksel uyarı oluşturma ve iletme sistemi vardır. Bu yapı bir jeneratör ve elektrik kabloları gibi de düşünülebilir. Normal olarak, kalbin içinde bir noktadan düzenli olarak elektriksel uyarılar oluşturulur ve bu uyarılar bilinen bir yolu izleyerek kalbi harekete geçirir. Düzenli bir kalp ritmi için bu elektriksel uyarımın normal düzenle oluşturulması, normal yoldan iletilmesi ve en sonunda sönmesi gereklidir. Bu düzendeki herhangi bir bozulma ritm bozukluğu olarak karşımıza çıkar. Çocuklarda ritm bozuklukları, kalbin o yaştaki çocuk için beklenenden hızlı atması, yavaş atması veya düzensiz atması şeklinde olabilir. Kalbin hızlı atması taşikardi (tachycardia) olarak adlandırılır. Taşikardiler, hastaların çoğunda seyrek aralıklarla kendini gösterir ve aradaki normal dönemlerde hiçbir belirti görülmez. Diğer bir deyişle haftalar veya aylar boyu hiç çarpıntı görülmez iken bir gün aniden ortaya çıkıp bazı belirtilere yolaçabilir. Çocuklarda taşikardiler, kalbin içinde bir odağın hızlı ritm oluşturmaya başlaması veya bir ekstra kablo (accessory pathway) varlığında akımın sönememesi şeklinde başlayabilir. Çocuklarda yavaş kalp ritmi bradikardi (bradycardia) olarak adlandırılır. Bazen açık kalp ameliyatlarından sonra ortaya çıkar ve hastane ortamında hekimler tarafından gerekli tedaviler yapılır. Bazen annedeki bazı hastalıklar gebelik esnasında bebekte etkili olarak bebeğin kalp ritminde yavaşlamaya yol açar. Çocuğun sonradan geçirdiği bazı hastalıklar da nadiren yavaş kalp ritmi nedeni olabilir.

Ritm bozukluklarında klinik tablo

Taşikardiler (kalbin hızlı atması), genellikle anne veya bakıcı tarafından çocuğun renginin aniden solması, cildinin soğuk soğuk terlemesi, fenalaşma gibi belirtilerle farkedilir. Daha büyük çocuklar ise çarpıntı hissi, “kalbi boyunda atıyormuş gibi hissetme”, göz kararması, fenalık hissi gibi belirtiler tarif edebilir. Çarpıntı hastalıkları nadiren bayılma nedeni olabilir. Yine çarpıntı ile eşlik eden bazı ritm hastalıklarının çok az bir bölümü ani ölüm riski de taşımaktadır.

Bradikardilerde (kalbin yavaş atması) ise kalp hızı normal yaşamsal fonksiyonlara yetecek ölçüde ise hiçbir belirti oluşmayabilir; bu çocuklar genellikle dikkatli bir anne veya hekim tarafından teşhis edilirler. Bazen, kalp hızı yaşamsal fonksiyonlar için yeterlidir; ancak çocukta çabuk yorulma, halsizlik, okul başarısının düşüklüğü gibi daha zor farkedilebilen belirtilere de yolaçabilir. Bunların dışında, bradikardi bazen yaşamı tehdit edecek kadar ağır da olabilir.

Teşhis

Ritm bozukluklarının teşhisinde anne-babanın gözlemleri hekime çok yardımcı olabilmektedir. Çarpıntı anında çocuğun yanında bulunan kişilerin çocuktaki belirtileri gözlemesi, özellikle nabzını sayması, çarpıntı öncesindeki faaliyetlerini, çarpıntı veya bayılma esnasındaki davranışlarını gözlemlemesi ve not etmesi teşhis aşamasında çok yardımcı olmaktadır. Bunun dışında, ritm bozukluğu devam etmekte iken çekilen bir EKG teşhiste çok değerlidir. Eğer bunlar yoksa, hekim ritm bozukluğunu ortaya çıkarmak ve tipini belirlemek için bir dizi tetkikler veya müdahaleler yapacaktır. Bir EKG ile normal zamanlardaki kalp ritm özellikleri ortaya konurken, 24 veya 48 saat boyunca kalp ritmini kaydeden Holter incelemesi de çoğu zaman gerekli görülür. Daha seyrek olarak ortaya çıkan ritm hastalıklarında “event recorder” (olay kaydedici) adlı bir cihaz kullanılır. Bu sistemde çarpıntı anında cihazdaki bir düğmeye basılarak o andaki kalp ritmi kayıt altına alınır ve daha sonra hekim tarafından incelenir. Bazen de hastada ritm bozukluğu şüphesi kuvvetli ise veya hekim tarafından ritm bozukluğunun özelliklerinin belirlenmesi amaçlanıyorsa “elektrofizyolojik çalışma” (electrophysiological study, EPS) adı verilen bir yöntem uygulanır. Yöntem tedavi amaçlı da kullanıldığından aşağıda daha ayrıntılı olarak açıklanacaktır.

Tedavi

Taşikardi dediğimiz hızlı kalp ritm bozuklukları bazen ilaçlarla tedavi edilebilse de çoğu zaman elektrofizyolojik çalışma ile çarpıntının ortaya konulması ve kalıcı olarak tedavi edilmesi gerekli olur veya tercih edilir. Elektrofizyolojik çalışma, diğer kalp hastalıklarında yapılan kalp kateterizasyonu ile hemen hemen aynı özelliklere sahiptir. Hastanın işlemden önce birkaç saat aç kalması istenir. Özetle, kasık bölgesi iğne ile uyuşturularak oradaki büyük damarlardan iğne ile girilir; röntgen ışını kılavuzluğunda kalbe elektrod kateterler ilerletilir, kalbin içerisinde değişik noktalardan uyarımlar yapılır, çarpıntı kışkırtılarak ortaya konulur, özellikleri belirlenir ve çarpıntıya neden olan odak belirlenerek yokedilir (ablation). Bu esnada hasta herhangi bir ağrı duymaz, ancak çocukların stresten korunması ve hekimin rahat ve emniyetli çalışabilmesi için genellikle hastanın uyutulması tercih edilir. İşlemin riski herhangi bir anjiyo işleminde olan risklerle benzerdir. Nadiren kalbin normal ileti dokusunun zarar görmesi ve kalp pili ihtiyacı doğmaktadır. Günümüzde bu risk çok düşüktür. Hekimler de riskli bölgelere müdahale etmekten kaçınmaktadırlar. Yavaş kalp ritmindeki tedavi seçenekleri ise kalbin hızına ve diğer bazı kriterlere göre belirlenir. Bunlarda ritm çok yavaş ise genellikle kalp pili ile tedavi gerekli olmaktadır. Bu yöntemde bebeklerde karın duvarına cerrahi yöntemle yerleştirilen bir pil ve buradan kalbe uzanan bir elektrod tel vardır. Daha büyük çocuklarda ise köprücük kemiğinin altına veya koltuk altına küçük bir kesi yapılarak kas altında küçük bir cep oluşturulur, kalp pili buraya yerleştirilir, daha sonra cep dikilerek kapatılır. Kalp pillerinin ortamdan etkilenmesi ile ilgili pek çok söylenti olsa da gelişen teknolojilerle günümüzde kalp pillerinin güvenilirliği çok artmıştır.


Okunma Sayısı : 6769